Çankırı Karatekin Üniversitesinin 2016-2017 akademik yılı açılış töreni gerçekleştirildi.
Uluyazı Kampüsünde gerçekleşen tören Saygı Duruşu ve İstiklal Marşının okunması akabinde Şehitlerimiz için okunan Kuran-ı Kerim tilaveti ile başladı.
Çankırı Karatekin Üniversitesi tanıtım filmi ve Şehitlerimiz için hazırlanan belgesel film gösterimi sonrasında Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Aydınlı konuşma yaptı.
Prof. Dr. Aydınlı “Anadolu’nun Türkleşmesi ve İslamlaşmasında önemli bir şehir olan ve Üniversitemize de ismini veren Çankırımızın manevi mimarlarından birisi olan Emir Karatekin diyarına ve Çankırı Karatekin Üniversitesinin 2016-2017 akademik yılı açılış törenine hoş geldiniz.
Üzerinde yaşadığımız vatan toprakları, geçirdiği tarihi süreci göz önüne alırsak 780 000 km alanın her bir santimetresi bir şehit düşecek kadar, şehit kanıyla sulanmıştır. Onun için kutsaldır. Vatan sevgisi imandandır. Vatanı olmayan canını, namusunu koruyamaz. Bu nedenle vatanı uğruna ölenlere, ‘ Onlar ölü değildir, diridir’ der yüce dinimiz İslam. En kutsal ölüm vatan uğruna canını feda etmektir. Türk milleti tarihin her döneminde, bunu dünyada başka bir örneği olmayacak şekilde, herkesin anlayacağı dilden ifade etmiştir.
Kıymetli misafirler, ülkemizin içinde bulunduğu hassas durum, dünyada ve özellikle çevremizdeki gelişmeler hepimize oldukça büyük sorumluluklar yüklemektedir.
Türkiyemiz, tarihin birçok döneminde olduğu gibi günümüzde de haçlı ruhunun ve yerli işbirlikçilerinin tehdidi ile karşı karşıyadır. Bu tehdidin bertaraf edilmesi ancak birlik ve beraberlik ruhuyla mümkün olabilecektir. Kosova’daki, Mercidabık’taki, Çanakkale’de ki, Sakarya’daki ruhu koruduğumuz müddetçe hiçbir güç milletimize ve ülkemize boyun eğdiremeyecektir. İstanbul’un burçlarına sancağı diken, Ulubatlı Hasan’ının ruhu Çanakkale’de Seyit Onbaşı’da tezahür etmiştir. Seyit Onbaşı’daki bu ruh 15 Temmuz’da Ömer Halisdemir’de tezahür etmiştir. İşte milletimiz bu ruha sahip oldukça hiçbir düşman ülkemizi bölemeyecek ve milletimizi esir edemeyecektir.
Kıymetli misafirler, üniversitemizin yeni sloganında da vurguladığımız gibi ‘‘Dünyaya açık olacağız, Millî ve Yerli olacağız.’’ Dünyadaki ve bilimdeki çalışmaları yakından takip edeceğiz ama her halükarda ayaklarımızın bu topraklarda olmasına dikkat edeceğiz. Yani yaptığımız tüm çalışmaların başlangıç ve bitiş noktasının ana amacı bu ülkeye hizmet olması gerektiğini hiçbir zaman unutmayacağız. Milletimizin kültür kodlarıyla, milletimizin inancıyla, milletimizin millî ve manevî değerleriyle örtüşen, ona hizmeti öncelik kabul eden bir bakış açısıyla çalışmalarımızı yapmak durumundayız.
Kıymetli mesai arkadaşlarım, değerli misafirler, Üniversitemizdeki tüm faaliyetlerin amacı ülkemize ve milletimize hizmettir, başka bir şey olamaz. Ülkemiz için canını feda etmekten zerre kadar tereddüt etmeyen vefakâr, fedakâr, asil ve ârif insanımızın ödemiş olduğu vergilerle bize sağlamış olduğu imkânları bizler de aynı şekilde ülkemize ve milletimize hizmet edecek şekilde değerlendirmek zorundayız. İşte tam burada Üniversitemize, hocalarımıza, öğrencilerimize büyük sorumluluklar düşmektedir. Hocalarımız tüm imkânlarını bu amaca hizmet edecek şekilde seferber etmek durumundadır.
Bilimsel çalışmalarımızda dünyadaki gelişmeleri yakından takip etmek, millî ve yerel ihtiyaçları ve imkânları tespit ederek, çalışmalarımızı yürütmek durumundayız.
Yetiştirmiş olduğumuz, hepimizin göz nuru çocuklarımız, dünyayı tanıyan, millî ve manevî değerlere bağlı olacak şekilde eğitimlerini tamamlamalıdırlar.
Çankırı Karatekin Üniversitesi olarak, 653 akademik personel,300idari personel 13.200 lisans ve ön lisans öğrencisi, 1100 Lisansüstü öğrenci ile oldukça büyük bir potansiyele sahibiz. Bu potansiyeli en verimli şekilde değerlendirmeliyiz.
Üniversitemiz yeni kurulmakta olan İslami İlimler Fakültesi ile toplamda 8 fakülte, 4 Enstitü, 5 Meslek Yüksek, 1 Yüksek Okul olmak üzere 16 akademik birimden oluşmaktadır. Akademik birimlerimizin önemli bir kısmı kampüs alanına taşınmış olup diğer kalan birimlerimizi de en kısa sürede kampüs alanına taşımak durumundayız.
Bundan sonraki süreçte, Diş Hekimliği Fakültesi, Veteriner Fakültesi ve Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi ile Adalet Yüksek Okulu kurulmasını hedefliyoruz. Mevcut akademik birimlerimizin akademik ve fizikî açıdan güçlendirilmesi öncelikli hedefimizdir. Akademik birimlerimizin ihtiyaç duyduğu fizikî mekanları bütçe imkanları doğrultusunda en kısa sürede gerçekleştirmek durumundayız.
Üniversitenin olmazsa olmazı olan Üniversite kütüphanesinin inşaatı tamamlanmış olup tefrişat çalışmaları devam etmektedir. Kütüphanemiz çok kısa sürede yeni binasına taşınacak, hocalarımızın ve öğrencilerimizin hizmetine sunulacaktır. Kütüphanemize çok ciddi miktarda kitap alımı yapmayı planlıyoruz.
Üniversitemizdeki ulusal ve uluslararası projelerin sayısını artırmak için öğretim üyelerimizi her yönden teşvik edeceğiz. Tübitak, Kalkınma Bakanlığı, Ulusal Ajans ve diğer kurumlarla ilişkilerimizi geliştireceğiz.
Üniversitemizin dış ilişkilerini yürütecek birimi olan Dış İlişkiler Ofisi’ni yeniden teşkilatlandırdık. Mevlana, Erasmus programlarının daha aktif kullanılması için gerekli tedbirleri alacağız.
Ülkemizin stratejik planları ve ihtiyaçlarına hizmet edecek şekilde yurtdışındaki üniversitelerle gerçekçi ve sürdürülebilir ilişkiler kuracağız. Bu kapsamda öncelikle Afrika ile ilişkilerimizi geliştirmek istiyoruz. Sudan’la olan mevcut ilişkimizi, daha da geliştireceğiz. Cibuti Yüksek Öğretim Bakanlığı ile yapmış olduğumuz protokolle 30 lisansüstü öğrenci üniversitemizde lisansüstü eğitim yapacak. Ülkemizin ihtiyaçları ve Üniversitemizin potansiyelini de dikkate alarak diğer ülkelerdeki üniversite ve bilimsel kuruluşlarla ilişkilerimizi geliştireceğiz.
Kıymetli meslektaşlarım ve Değerli misafirler; şundan herkesin emin olmasını isterim. Üniversitemizde tüm akademik kurallar işlevsel hale getirilecek ve akademik hiyerarşiye azami özen gösterilecektir. Akademik bir kurum olan üniversitemizde hem yazılı kurallara uymak, hem de yazılı olmamakla birlikte bir o kadar önemli olan akademik teamüllere önem verilecektir.
Yaşamış olduğumuz hassas süreçte, tüm faaliyetlerimiz hukuk çerçevesinde gerçekleştirilecektir. Adalet duygusundan zerre kadar ayrılmayacağız. Herkes iyi veya kötü yaptığının karşılığını ‘mevcut hukuk kuralları’ çerçevesinde görecektir. Hukuk ve kanunlarımız ne gerektiriyorsa onu uygulamakta tereddüt etmeyeceğiz.
Sevgili öğrenciler, ilimizde barınma konusunda eksiklik olduğunun farkındayım. Sayın milletvekilim, sayın valim ve sayın belediye başkanım; bu konuda birlikte çalışmak durumundayız. Huzurlarınızda ifade ediyorum. Bize üniversite olarak ne sorumluluk düşüyorsa yapmaya hazırız.
Üniversitemizin şehirle olan ilişkisini güçlendirmek durumundayız. Bu kapsamda milletvekillerimiz, valimiz, Belediye başkanımız ve sivil toplum kuruluşlarıyla görüşmelerimizi yapıyoruz. Fakat bunun bir görüşme ve nezaket ziyaretinde kalmasını istemiyoruz. Burası bizim şehrimiz, üniversitemiz. Şehirdeki tarihî, kültürel ve ekonomik potansiyelin canlandırılması noktasında üniversite olarak her türlü katkıyı vermeyi taahhüt ediyorum. Çankırı nüfus olarak küçük bir şehir olmasına karşın tarihî ve kültürel olarak son derece zengin ve kıymetli bir birikime sahip olduğunu görüyoruz. Bu potansiyelin bilimsel olarak değerlendirilip ortaya çıkarılması gerektiği düşüncesindeyiz. Şehirdeki diğer kurumlarla bu bağlamda her türlü işbirliğine açık olduğumuzu ifade etmek isterim.
Bu duygu ve düşüncelerle hocalarımızın ve öğrencilerimizin 2016-2017 eğitim öğretim yılını kutluyor, başarılar diliyor, hepinizi en kalbi duygularımla selamlıyorum” dedi.
Çankırı’nın milli ve manevi konularda ortaya koymuş olduğu duruş ve ülkemize yapmış olduğu hizmet nedeniyle her daim Çankırımızla iftihar ediyorum diyerek sözlerine başlayan Belediye Başkanı İrfan Dinç “Çankırı; Anadolu’nun kara kutusu, özetidir.” dedi.
Çankırı Karatekin Üniversitesinin 15 Temmuzdan sonra yeni Rektörü ve yeni yapılanmasıyla şehrimize, ülkemize ve dünya insanlığına çok daha iyi hizmet vereceğini düşünüyorum diyen Başkan Dinç “Dünyaya açılıyım derken yereli unutursanız, yerele tepeden bakarsanız, yereli yok sayarsanız kusura bakmayın dünyada hiçbir şey yapamazsınız. O yüzden 15 Temmuz sonrası Üniversitemizin yeniden yapılanması şehrimiz ve geleceğimiz için çok önemli. Biz her zaman Üniversitemiz kurulmadan önce daima destek olduk. Öğrencilerimizi bizlere emanet edilmiş birer evlat olarak gördük ve hassasiyetle yaklaştık. Gençlik Merkezleri kurduk. Yeni yurtlarla ilgili elimizden geleni yapıyoruz. Şuanda 1070 konut TOKİ işbirliği ile hızla devam etmektedir. Kentsel dönüşüm çalışması ile 2500 konut çalışması devam etmektedir.” Diyerek “Üniversitemizin yerelle bütünleşerek çok daha iyi, çok daha güzel işler yapacağından kuşkumuz yoktur. Yeni yılın hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
Milletvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu’da 15 Temmuz ikinci İstiklal mücadelesinin miladıdır diyerek 15 Temmuz vurgusu yaparak birlik ve beraberlik olgusuna değindi.
Milletvekili Hüseyin Filiz “Karatekin üniversitesini 5 yıllık vekillik döneminde en az Ankara’da Bakanlıklar nezdinde Bakanlıklarda işlerini takip ederek 50’nin üzerinde konusunu çözmek için üniversitemizin arkasında durduk. Hükümetimiz döneminde 181 üniversiteye kavuştu. 2002 üniversitesi olmayan Çankırı’da dahil şu anda 181 üniversite var. Hükümetimizin eğitim öğretime üniversiteye vermiş olduğu önemi buradan anlayabiliriz.
Hükümet el atmadıktan sonra bir ilde üniversiteye çivi bile çakamazsınız, hiç bir şey yapamazsınız. Mecliste 50-60- 70 milyon lira para gönderiyoruz üniversitelere. Fakültelerin inşaatlarını bakanlıklar sayesinde yapılıyor. İşlerimizi takip etmeye devam ediyoruz. milletvekili olarak YÖK başkanına 2-3 defa gidiyoruz, çalışmaları yakından takip ediyoruz. İslami bilimler fakültesi ısrarımız sonucunda kazandırılmış oldu.
2007 de kurulduktan sonra bizle aynı yıl kurulan Üniversitelere göre öğrenci sayılarının bizden çok fazla olması bizim az olmamızın bazı nedenleri var. Öğrencilerimizin problemlerinin yakından takipçisiyiz. Ev ve yurt ihtiyaçları vardı. Özel sektörün 800 kişilik yurdu ile yeniden 1250 kişilik yurt yapması için milli emlak arazisini özel sektörde yaptıracağız. Yurt ihtiyaçları ev ihtiyacı karşılandıktan sonra kayıt yaptırıp geri dönen öğrenci sayısı olmayacak ve 20 bin öğrenci hedefimizi yakalayacağız.
Çankırımızın Üniversite hayat damarı. Bir diğer hayat damarı da sanayidir. Sanayi ve üniversite iş birliği Çankırı’yı ayağa kaldıracaktır. Üniversitede kalifiyeli eleman yetiştirmemiz lazım. Sanayi üniversiteden ihtiyaçlarını temin edecek üniversiteyi bitiren kardeşlerimiz de okulu bitirdikten sonra iş sahibi olacaklardır. Diplomalı işsizleri Çankırı’da yok etmek için büyük sanayi yatırımlarını getirmeye başladık. 2 milletvekili olarak üniversitemizin ve rektörümüzün arkasındayız. Rektörümüzün yerli ve milli düşüncelerini ilk defa bu üniversitede duyuyoruz, destekliyoruz.
Önemli olan bir ülkede istikrar ve huzur. İstikrar ve huzur olmazsa üniversiteye de de 1 lira gelmez. Öğrencilere verilen burs paraları da kat ve kat arttı. Bunları verebilen bir hükümetin kasasında parasının olabilmesi için istikrarın olması lazım. İstikrarın olaası içinde bu hükümetin dik duran sahipleri olması lazım bu sahipler sizlersiniz. Siz olmadan millet olmadan hiçbir şey olmadığını 15 Temmuzda herkes gösterdi. Bizim öğrencilerden beklentimiz hizmetin arkasında durmalarıdır. Bundan sonra bu memlekette bir ve beraber olmak için yan yana geleceğiz. Akademik yılınız hayırlı olsun.” dedi.
Vali Mesut Köse “Günümüzde bilgi üretimi ve paylaşımının ülkelerin her bakımdan gelişmesinde hayati öneme sahip olduğu hususunda hiç kimsenin tereddüdü kalmamıştır.
Bir ülkenin gelişmiş ülke olarak kabul edilebilmesi için, eğitim, sağlık, ulaşım, iletişim, sanayi, ekonomi gibi alanlarda ilerleme sağlamış olması temel koşullardan kabul edilmektedir. Hiç şüphe yok ki, bunların arasında eğitim en büyük öneme haiz olup, diğer tüm alanlardaki gelişmenin ana sigortası, garantisi, tetikleyicisi durumundadır. Eğitimde ilerleme olmaksızın bu alanlarda ilerleme kaydedilmesi imkânı bulunmamaktadır.
Devletimiz de son yıllarda bunun öneminin farkına varmış olduğundan, bütçedeki eğitime ayrılan paylarda büyük artışlar yapılmış, bu yılın bütçesinde en yüksek pay bu sektöre tahsis edilmiştir. Bütçenin 122 milyar TL’si, oransal olarak da ’si eğitim sektörüne ayrılmıştır.
Bu çok önemli bir yaklaşım değişikliği, önemli bir farkındalık, mühim ve umut verici bir gelişmedir.
Biz geleceğimizi planlarken mutlaka doğru bireyler yetiştirmek zorundayız. Güçlüklerimizi ancak ve ancak eğitim sistemimizin temeline doğru birey yetiştirme hedefini koymak suretiyle aşabiliriz.
Ahlaklı, etik değerleri olan, dürüst, adaletli, saygılı ve çalışkan bireylerden oluşan bir toplum oluşturabilirsek, sorunlarımızı çözmekten öte bu sorunların oluşmasına başından engel olmuş oluruz.
Sistem sorun üreten bir yapıdan iyilik üreten, barış üreten, medeniyet üreten, bilim, bilgi ve bilgiye dayalı teknoloji üreten bir sisteme dönüşmüş olur. Gelişmenin önü de kendiliğinden açılmış olur.
Bu bakımdan üniversiteler; ülkemizin uygarlık ve gelişim yarışındaki enerjisi ve vazgeçilmez kurumlarından biri olmasının yanında, bünyesindeki dinamik beyin gücü ve düşünce potansiyeliyle topluma yön verebilecek hayati kurumlardır.
Üniversite deyince de öğrenci, öğretici ve idare unsurları önem taşımaktadır. Ben Karatekin üniversitemizde her üç kitle bakımından da herhangi bir sorun bulunmadığını değerlendirmekteyim. Öğrenme arzusuyla dolu bir öğrenci kitlesi, öğretme isteği ve kapasitesi olan bir akademisyen kadrosu ve yeni rektörümüz İbrahim beyin idaresinde yönetme kapasitesi yüksek bir üniversite yönetimi yer almaktadır.
Eğitimde ulusal düzeyde ya da il düzeyinde tabi ki sorunlarımız, eksikliklerimiz olabilir; ancak birlik, beraberlik, bütünlük sağlanabildiği sürece her problemin çözümü vardır.
Bunun için geleceğimizi emanet edeceğimiz aydınlık gençlerimizi, doğru bilgilerle beslenen, üreten, ürettiğini paylaşan, hür düşünen ve düşüncelerini ifade edebilen, hoşgörülü bireyler olarak yetiştirmek zorundayız.
Bu yolla gelişen ve alt yapısı sağlam, karşılıklı saygı ve sevgi temelli bir toplumda, kavga, ayrışma olmaz, bölücülük olmaz. Terör örgütlerinin beslendiği bataklıklar kurutulmuş olur.
Ülkemiz gelişimine emin adımlarla devam ediyor. Son yıllarda hayretle izliyoruz, ülkemizde akla hayale gelmeyecek işler oldu, yatırımlar yapıldı. Sadece ülkemizin dört bir yanına uzanan yollara bakınca bile insan hayretini gizleyemiyor.
Milletimizle birlikte terörle mücadelede amansız bir mücadele veriliyor, ciddi mesafeler alındı. Ben ülkemizin başına bela olan bu terör örgütlerinin en kısa zamanda tamamen yok edileceğine inanıyorum.
Bakın bizim dünyada çok fazla dostumuz yok. Yıllar yılı komşumuz dediğimiz ülkelere bir bakın. Irak’a bakın, Musul’a operasyon yapılıyor, bölgede 63 ülke var, ırak yönetimi Türkiye olmasın diyor. Yine yıllar yılı komşumuz diyerek bağrımıza bastığımız Suriye yönetimine bakın. Halen 3 milyon vatandaşını, tamamen insani duygularla ülkemizde besliyoruz. Bugün baktığımızda sanırım bize Suriye’den daha fazla düşman olan hiçbir ülke yoktur.
Bu yüzden biz bölünmeyelim, birleşelim. Yanlışa düşenler varsa vazgeçsin, birlik bütünlük içinde olalım. Siyasi düşüncesi, inancı, etnik kökeni, dili, rengi ne olursa olsun. Tek vatan, tek Türkiye şiarımızdan vazgeçmeyelim. Başka şansımız yok.
Az önce ülkemiz gelişiyor dedim. Aynı doğrultuda ilimiz de gelişiyor, üniversitemiz de gelişiyor ve birbirinin gelişimine de katkı sunuyor. Üniversitemizin daha da büyüyüp gelişme planları olduğunu biliyorum. Rektör bey bana her fırsatta bunları büyük bir heyecanla anlatıyor. Biz bu bağlamda valiliğim döneminde tüm ekibimle birlikte üniversitemizin yanında olacağız.
Milletvekillerimizin, Belediye Başkanımızın da bu gelişmelere destek verdiklerini, mesai harcadıklarını biliyorum.
Ben Karatekin Üniversitesinde okuyacak ve mezun olacak, yarınlarımızın güvencesi olan gençlerimize de, birkaç cümle söylemek istiyorum;
Akademik birikiminizin size sağladığı özgüvenle, toplumumuza ve insanlığa hizmet sorumluluğunuzu; kalite temelinde kararlılıkla bütünleştirmelisiniz.
Sizlerin, çok çalışarak hedeflerinize ulaşmayı başaracağınıza ve kendiniz aydınlanırken etrafınızı da aydınlatacağınıza dair inancımız tamdır. Sizler hocalarınızla birlikte bizim ışığımızsınız. Ülkemizin geleceğini, tarihini, sizler oluşturacaksınız.
Sizlerden tarihimize ve geleneklerimize sahip çıkmanızı, milli ve manevi değerlerimizi korumanızı, sosyal sorumluluk bilinci taşımanızı, farklılıklara saygılı olmanızı bekliyoruz.
İnanıyorum ki sizler geleceğin daha çağdaş, güçlü, bağımsız ve demokratik Türkiye’sinin mimarları olacaksınız.
Ben bu yolda sizlere ve bizlere sağladığı tüm imkânlar için devletimize ve milletimize, bu kurumları temsil eden büyüklerimize teşekkürlerimi arz ediyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle öğrencilerimize, hocalarımıza ve rektör beyin nezdinde tüm üniversite yönetimine huzurlu ve başarılı bir akademik yıl diliyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.” dedi.
Açılış konuşmaları sonrasında cübbe töreni gerçekleşti. Müzik dinletisi sonrasında ilk ders Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kadir Arıcı tarafından verildi.
Kaynak:Bizim Çankırı
